Ülkemizde çalışan, kazanan herkes kazandığının vergisini vermeli.
Devletin gelir elde edeceği pek çok kaynaklar vardır. Bunlardan biri ve önemlisi de vergidir. Kazandığının vergisini vermek; yemek, içmek, uyumak benzeri yaşamsal zorunluluğu yerine getirmek, askerlik yapmak gibi kutsal görevler arasındadır.
Ancak, vergide de adil olmalıdır.
Nedir vergide adil olmak?
Herkesin bildiği ve sık sık da söylediği gibi, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi almak, kazanamayandan vergi almamaktır.
“Vergiyi tabana yaymak” söylemini de sorumlulardan sık sık duyarsınız.
Niye tavana yaymak değil de, tabana yaymak?
Tabandakilerin boğazını sıkmak kolaydır. Ama tavandakilere dokunmak zordur. Dokunun da bakın neler olacağını?
“Paranın açamayacağı kapı yoktur” derler.
Paranın açamayacağı kapılar da vardır. Dürüst insanları, namuslu insanları, parayla, mevki ve makamla, çeşitli çıkar yolsuzluklarıyla yoldan çıkaramazsınız.
Dürüst yönetimin teminatı da budur.
Yıllarca önce, vergi kontrol memurlarından birisi uğradı. Erzincan’da, Vergi Daire Müdür yardımcısı olan bir yakınımın ricasıyla, geçici olarak Maliye lojmanlarında kalması için ilgilenmiştim.
Kontrol Bey dedi ki, “Siz, mesleğinizin dışında Defter de tutuyor muşsunuz?
Defter tuttuğum için değil, sözünü tamamlaması için “Evet” dedim ve lafın devamında; “Madem defter tutuyorsunuz, aldığınız ücreti gelirinize yazıyor musunuz?”
“Ben defter tutmuyorum, yakın dostlarım tuttukları defterleri bana gösteriyorlar, yol gösteriyorum, beyannamelerini hiç bir ücret almadan doldurduklarım da oluyor” dedim ve sordum?
Nereden çıktı bu defter tutma işi?
Kelkit’te bir arkadaşımın defterlerini incelerken, “Kim tutuyor bu defteri” diye sormuş. O arkadaşım da, Kontrol Memurunun beni tanıyor olması olasılığını düşünerek, “Turan Tuğlu tutuyor” demiş.
Kontrol memuruna; “Defter tutan kimseler var. Onlar da geçimini böyle sağlıyorlar. Ben gazeteciyim. Benim işim bu. İkinci bir iş yaparsam, işyeri tescilimi ona göre yaptırır yaparım. Devlete de, başkalarına da haksızlık etmem” dedim. Kabul etti ya da etmedi, bilemiyorum. Ama bu konunun üzerinde durmadı.
Kontrol memurunun tavrı hoşuma gitti. Kendisine ev bulmada, başka konularda yardımcı olan birine bile farklı davranmaması elbette takdir edilecek bir tutumdur.
“Vergiyi tabana yayacağız” derken, çok kazananları dikkate almadan, büyük holdingleri bırakıp, geçimlerini bile sağlayamayanların, küçük esnaf ve sanatkârların, işçilerin, çiftçilerin, memur ve emeklilerin boğazını sıkmaya çalışırsanız, haksızlık edersiniz!